17. yy'da yaşamış bir oyun yazarı ve düellocu olan Cyrano de Bergerac aynı zamanda diline hakim bir şairdir. O özgürlüğüne düşkün, kralın ve kilisenin sanat üzerlerinde kurdukları monarşiye karşı bir libertindir. Hatta bu yüzden kralın casusları tarafından tuzağa düşürülüp öldürülür. Cyrano de Bergerac'ın, hayatını anlatan Edmond Rostand'ın kaleme aldığı oyundan uyarlanan 1950 yapımı bu film ise hem oyunculuk hem de sanatsallık bakımından izleyiciye iyi bir şölen sunuyor.
Usta bir şilahşör ve yetenekli bir şair olan Cyrano aynı zamanda kocaman bir burna sahiptir. Belki de tek kusuru budur; ki giriştiği düellolara da bu burnu sebep olmaktadır. Günlerden bir gün güzeller güzeli Roxanne'a aşık olur, ancak kendi deyimi ile 'katedral' gibi bir burunla sevgisinin karşılıksız kalacağından emindir. Bu arada Cyrano'nun arkadaşı yakışıklı Christian da Roxanne'a aşıktır, ne var ki bu mahçup şövalyenin ağzı Cyrano gibi güzel laf yapmayı bilmez. Cyrano, Christian'a Roxanne'ın kalbini kazanmada yardımcı olmaya söz verir. Gece serenatlarında gizlendiği yerden Christian'a suflörlük yapacaktır. Aynı zamanda romantik ve duygu dolu mektupların da gölge yazarı yine Cyrano olacaktır.
Ayrıca oyunun Osmanlı zamanında yasaklanmıştır, sebeplerden biri II. Abdülhamit'in burnunun büyük olmasına oyunda görderme yapıldığının düşünülmesi.
Kayıtlar
0 yorum :
Yorum Gönder